Slobodan Milosevic yönetimindeki Yugoslavya Federal Cumhuriyeti’nin, Kosova’daki Arnavut ve diğer topluluklara yönelik baskı ve katliamlarına son vermemesi üzerine başlatılan NATO hava harekatı 10 Haziran 1999’a kadar sürdü.
Hava harekatında, günümüzde Sırbistan, Karadağ ve Kosova topraklarında bulunan komuta kontrol ile muharebe sistemleri, askeri kışla ve birlikler, hava savunma sistemleri, enerji hatları, haberleşme hatları ve akaryakıt sistemleri ağır hasar gördü.
Sırp güçlerinin Kosova’dan tamamen çekilmesini ve çokuluslu bir barış gücünün Kosova’da konuşlandırılmasını sağlayan harekat, ülkenin bağımsızlığına doğru giden süreçte dönüm noktalarından biri olarak kabul ediliyor.
Türkiye, İtalya’nın Ghedi Hava Üssü’nde konuşlu 10 F-16 uçağıyla harekata katıldı ve Türk F-16’lar, yaklaşık 2 bin saat uçuş gerçekleştirdi.
BM Güvenlik Konseyi, 10 Haziran 1999’da kabul ettiği 1244 sayılı karar ile BM’ye Kosova’da yönetim hakkı tanıdı ve görevi Birleşmiş Milletler Kosova Geçici Yönetim Misyonuna (UNMIK) verdi. 12 Haziran’da ise Türk Silahlı Kuvvetlerinin de aralarında bulunduğu NATO’nun Kosova’daki Barış Gücü (KFOR) birlikleri ülkeye girmeye başladı.
– RİDVAN SLİVOVA, SİVİLLERİN YAŞADIĞI ACILARI ÇEKTİĞİ FOTOĞRAFLARLA BELGELEDİ
Kosovalı foto muhabiri Ridvan Slivova, Sırp güçleri tarafından başkent Priştine’den ayrılmaya zorlanan ve çoğunun Kuzey Makedonya’daki mülteci kamplarına gittiği Kosovalı Arnavut halkının karşılaştığı zor anları fotoğraf makinesiyle ölümsüzleştirdi.
Slivova, 1989’da başladığı mesleğinde özellikle Kosova savaşı sırasında karşılaştığı zorlukları AA muhabirine anlattı.
1990’ların başında Sırp güçlerinin Arnavut nüfusa karşı uygulamaya başladığı şiddet olayları sırasında foto muhabiri olarak savunmasız sivil nüfusu desteklemeyi kendine görev edindiğini belirten Slivova, “Bir halk, kurban veya bir ceset gördüğünüzde bu zor, hatta sizin halkınızdan olduğunda daha zor ancak çocuk cesetleriyle karşılaştığınızda bu çok daha zor, bu yüzden zorluklar gündelik olmaya devam etti.” ifadelerini kullandı.
Fotoğraf makinesindeki beş film negatifiyle Priştine yakınlarındaki bir köyde NATO bombardımanının başlamasını beklediğini vurgulayan Slivova, şöyle konuştu:
“Sevinç ve hüzün beraber başladı. NATO bombardımanı başladığı için özgürleşeceğimize dair duyguların yanında (bombardıman) yakınlığında olduğumuz için korku da vardı. O korku, tam da beklediğimiz gibi çıktı. Yani, köylerde bir aydan fazla kaldık. Dışarı çıkıp Gollaku’nun (Başkent Priştine yakınlığında bir bölge) bütün köylerinde fotoğraf çektim. Büyük bir nüfusun, köyden köye göç ettirilerek nasıl yaşadıklarını fotoğrafladım. Orada temizliği nasıl sağladıklarını, nasıl beslendiklerini gördüm ama onlar hepsi çadırda, doğadaydı. Bu yüzden soğuk, mart ayı olduğunu düşünürsek, çok zor bir durumdu.”
Slivova ayrıca 1990-1999 yılları arasında yaptığı meslek nedeniyle Sırp polisleri tarafından yaklaşık 20 kez sorgulandığını ve zaman zaman bir süre saklanmasına neden olan tehditler aldığını söyledi.
Bombardıman sırasında kullandığı fotoğraf filmlerini evinin bahçesine gömdüğünü ve kendisine bir şey olması durumunda filmlerin yerini ailesine de söylediğini belirten Slivova, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yayınlarla ilgili tehditler de oldu ama mesleği olması gerektiği gibi yapma azmi. Meslek demeyelim çünkü o zamanlar bu bir vazifeydi, risklerine rağmen inatla yaptım. Bahsettiğim gibi tehditler de oldu, eve gelip beni sordular ve bana bu meslekte değil başka bir işte çalışmam gerektiğini söylediler.”
Hava harekatının ardından Kosova’ya giren NATO askerlerinin yol kenarlarında cesetler ve toplu mezarlarla karşılaştığını söyleyen Slivova, sivillerin arasına karışan Sırp asker ve polislerin Sırbistan’a doğru kaçarken gizlice fotoğraflarını çektiğine vurgu yaptı.
Slivova, siyah beyaz savaş fotoğraflarından oluşan ilk sergisini 2001’de Prag’da düzenledi.
– KOSOVA SAVAŞI VE BAĞIMSIZLIK SÜRECİ
1998-1999 yıllarında yaşanan Kosova Savaşı’nda, çoğu Arnavut 10 binden fazla Kosovalı öldürüldü, 1 milyonun üzerinde farklı etnik gruplardan Kosovalı evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Kosova, 17 Şubat 2008’de Sırbistan’dan tek taraflı bağımsızlığını ilan etti ancak Sırbistan, Kosova’yı hala “kendi toprağı” olarak görüyor.
Kosova bugün 117 ülke tarafından bağımsız devlet olarak tanınmasına rağmen kuzeyinde devam eden etnik gerginlikler ve Birleşmiş Milletlere (BM) üye olamaması nedeniyle Avrupa’nın “donmuş ihtilaf” bölgelerinden biri olarak nitelendiriliyor.
Kosova ve Sırbistan, AB arabuluculuğunda 2011’de başlatılan Belgrad-Priştine Diyalog Süreci kapsamında ilişkilerin normalleşmesi ve nihayetinde iki ülkenin birbirini tanıması için ortak yol bulmaya çalışıyor.
ALINTI KAYNAK: https://www.star.com.tr/dunya/natonun-yugoslavyaya-hava-harekatinin-24-yili-haber-1775008/