AA & Ensonhaber

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi, İzmit Körfezi’nin doğu yakasında başlanması planlanan dip çamuru temizliği öncesinde ikinci kez biyoçeşitliliğin tespiti için çalışma gerçekleştirdi.

Belediyeden yapılan açıklamaya göre, yürütülen çalışmalarla eski günlerine dönmeye başlayan İzmit Körfezi’nde, kısa sürede dip çamuru temizliğine başlanacak.

Tonlarca dip çamuru temizlenecek

İki etaptan oluşan temizlik çalışmasının ilk etabında, doğu baseninde 1 milyon 225 bin metrekare alanda toplam 9 milyon 462 bin 445 metreküp çamurun çıkarılması planlanıyor.

Dip çamuru temizliğinin İzmit Körfezi’ne katkıları ve ileri dönemlerde muhtemel olumlu etkilerinin ortaya konulması amacıyla bölgede, ayrıca denizsel biyoçeşitlilik durumunun tespitine yönelik geçen ay çalışma başlatıldı.

Yunus-S 2. kez İzmit Körfezi’nde

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Üniversitesince yapılan çalışma kapsamında, Su Bilimleri Fakültesine ait “Yunus-S” isimli araştırma gemisi ikinci kez İzmit Körfezi’ne geldi.

Araştırma gemisiyle İzmit Körfezi’nin doğu baseninde örnekler ikinci kez toplandı.

Dip çamuru çekilecek alanda 3 örnekleme noktası ve çalışma alanının dışında referans örnekleme noktası belirlendi. 4 noktada yürütülen faaliyetlerde, deniz suyundaki değişken parametreler, besin tuzları, klorofil-a, bakteriyolojik analizler, fitoplankton analizleri, zooplankton analizleri, balık ve bentik organizma çalışmaları yapıldı.

Dip çamurunu çekme işlemi öncesinde yürütülen çalışmalar çamurun çekildiği dönem ve sonrasını da kapsayacak şekilde ileriki dönemlerde de tekrarlanacak.

“Deniz canlıların dağılımına bakıyoruz”

Açıklamada görüşlerine yer verilen İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Uğur Uzer, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile ortaklaşa yaptıkları çalışmada, İzmit Körfezi bölgesinde deniz içerisinde sıfırdan 20 veya 25 metreye kadar bulunan istasyonlarda deniz canlılarının dağılımına baktıklarını belirterek, şu fadeleri kullandı:

“Ayrıca deniz dibinden çamur örneği alıp çamur içerisindeki canlılara ve bakterilere bakıyoruz. Ardından SDI cihazıyla su kolonundaki sıcaklık, tuzluluk, çözülmüş oksijen, PH ve iletkenlik değerlerinin ölçümlerini yapıyoruz. Alınan sonuçları değerlendireceğiz. Bu çalışmamız yaklaşık yıl sonuna kadar devam edecek.”